Duygusal zekası yüksek çocuklar yetiştirmek için bu cümlelerden uzak durun!
How to Help Your Child Clean Up Their Mental Mess (Çocuğunuzun Zihinsel Dağınıklığını Temizlemesine Nasıl Yardımcı Olursunuz?) de dahil olmak üzere mevzuyla ilgili birçok kitap yazan Leaf, “Çocuklarımızın hislerine nasıl reaksiyon verdiğimizin onların hayatı sürece ve manaya biçimleri üzerinde büyük bir tesiri olduğunu keşfettim” diyor.
Yıllar boyunca memleketi Güney Afrika’da ve ABD’de bahisle ilgili eğitimler veren bilim insanı, yetenekli ve duygusal açıdan zeki çocuklar yetiştirmenin güç olduğunu tabir ediyor.
Ancak sinirbilimci “Destekleyici bağlantı, bu işin anahtarı” diye ekliyor.
CNBC’de bu mevzuyu ele alan bir yazı yayımlayan Leaf, ebeveynlerin bilhassa şu 5 cümleyi kurmaktan kaçınmasını tavsiye ediyor:
1. “Çok kötüsün”
Leaf’in transferine nazaran bir çocuk benlik hissini kaybettiğinde öfke, dert, kendine acıma yahut ümitsizlik üzere hisler hissedebilir. Bu, onların berbat, yaramaz yahut sıkıntı olduğu manasına gelmiyor. Aslında bir kimlik krizi yaşıyorlar.
“Çocuklarımla çaba ederken, suçlayıcı bir ses tonu kullanmam. O anda gördüklerimi tanım etmeye çalışıyorum” diyen Leaf, çoklukla şu cümleyi tercih ettiğini aktarıyor:
Hayal kırıklığına uğramış üzere hissettiğini ve olağanda yapmadığın şeyler yaptığını görüyorum. Neler olduğunu anlamana yardım edebilir miyim?
2. “Aşırı reaksiyon veriyorsun”
Sinirbilimci, “Çocuğunuzun söylediklerine katılmasanız bile hislerini göz arkası etmek ziyan vericidir” diyor.
Anlamlandıramadığı bir reaksiyonla karşılaştığında sakin başla düşünmek için vakte muhtaçlık duyduğunu aktaran bilim insanı, çocuklarına şu cümleyi kuruyor:
Sakinleşmek için bir dakikaya gereksinimim var. Kısa bir orta verelim ve daha sonra tekrar deneyelim.
3. “O kadar da makus değil. Üstesinden gelirsin”
Leaf’e nazaran bir çocuğa bir sorunun “üstesinden geleceğini” söylediğinizde, onun tecrübelerini geçersiz kılmış olabilirsiniz. Bu da olağan insani hislere sahip oldukları için kendilerini makus hissetmelerine yol açabilir. Bu hisler nedeniyle kendilerinde bir sorun olduğunu düşünebilirler.
Sinirbilimci, “Bunun yerine, ‘Seni anlıyorum. Kulağa güç geliyor! Yardım etmek için ne yapabilirim?’ diyorum” sözlerini kullanıyor.
4. “Ağlamayı kes!”
Ağlamak, zihin, beyin ve bedende biriken bastırılmış güçle başa çıkmamıza yardımcı olan nörobiyolojik bir düzenek. Leaf’e nazaran hislerin bastırılmasını önlemek için inanılmaz derecede kıymetli bir araç.
Sinirbilimci, çocuklarını susturmaya çalışmak yerine şu sözleri kullandığını söylüyor:
Sana sarılıp teselli etmemi ister misin?
5. “Çünkü ben o denli istiyorum!”
Leaf ayrıyeten, “Ebeveyn olarak ne vakit bir hudut koysam, çocuklarıma her vakit nedenini söylerim. Açıklama yapmayı reddederseniz, bu, çocuğun doğal merakını ve muhakeme gücünü engeller” diyor.
Sinirbilimci örneğin ağaca tırmanmak isteyen bir çocuğa, “Tehlikeli olduğu için o ağaca tırmanmanı istemiyorum. Düşebilir ve kendine ziyan verebilirsin” açıklamasının yapılmasını tavsiye ediyor.
Independent Türkçe