Hafızası 30 yaşındaki kadar güçlü ‘süper yaşlıların’ sırrı çözüldü

İspanyol bilim insanlarının yeni araştırması, keskin zekalarıyla yaşlarına meydan okuyan ve uzun hayatlar süren özel bireylerin sırrına ışık tuttu.

Buna nazaran üstün yaşlıların sağlam başları, sağlam bedenleriyle ilişkili olabilir.

Hafızası 20 ila 30 yaşındaki gençlerinki kadar güçlü olan ve az görülen 80 yaş üstü insanlara “süper yaşlı” ismi veriliyor.

Madrid’deki Queen Sofia Vakfı Alzheimer Merkezi’nden Marta Garo-Pascual, “Artık harika yaşlılarla ilgili en değerli sorulardan birini çözmeye daha yakınız: Yaşa bağlı hafıza zayıflamasına nitekim mı dirençliler, yoksa bu zayıflamayla akranlarından daha güzel başa çıkma düzeneklerine mı sahipler?” tabirlerini kullanıyor.

Garo-Pascual ve meslektaşları, 64 harika yaşlıyı ve 55 tipik sağlıklı yaşlı yetişkini inceledi. İştirakçiler beyin taramaları, hareketlilik testleri, ruh sıhhati değerlendirmeleri, ömür biçimi anketlerinden geçerek, kıymetlendirilmesi için sistemli kan verdi.

Çalışma 5 yıl boyunca devam etti.

Hakemli bilimsel mecmua The Lancet’te yayımlanan bulgular, harika yaşlıların beyinlerinde hafıza ve hareketle ilgili alanların, başkalarının beyinlerinden daha yavaş küçüldüğünü gösterdi.

Independent Türkçe’nin aktardığına nazaran; araştırmacılar, muhteşem yaşlılar çoklukla orta yaşlarda daha etkin olduğunu, ileri yaşlarda daha âlâ uyuyabildiklerini, akıl sıhhatlerinin daha yerinde olduğunu ve günlük ömürlerinde daha bağımsız hareket ettiklerini belirtti.

Bu bireyler, çalışma esnasındaki testlerde sandalyeden ayağa kalkarken daha süratliydi ve ince motor maharetleri daha gelişkindi.

Madrid Politeknik Üniversitesi’nden sinirbilimci Bryan Strange, “Süper yaşlıların bahçecilik yahut merdiven çıkma üzere fizikî açıdan daha şiddetli aktiviteleri yapması mümkün” diye konuştu.

Beyinlerinin daha sağlıklı olması muhtemelen daha süratli hareket etmelerini sağlıyor.

Öte yandan araştırmacılar tüm bu süreçlerde genetiğin de kıymetli rol oynayabileceğini hatırlattı. Çünkü Alzheimer üzere birçok hastalığın kalıtsal yolla aktarılabildiği biliniyor.

Süper yaşlılarla ilgili daha uzun periyodik ve kapsamlı araştırmalar, onları özel kılan faktörlerin daha yeterli anlaşılmasını sağlayabilir.